bir kafada kaç insan yaşayabilir diye düşünmedi onlar ben düşündüm. belki anlarım ve belki tek istediği anlaşılmaktır diye düşündüm. anlaşılmaz olup ne kadar anlaşılmaya ihtiyacı olduğunu bağırdığını düşündüm. ruhlarımızı zehirleriz de sonra zehrimizi akıtırız ve her şey eskisinden daha berrak olur gibi geldi işte. bir şekilde biliyoruz neler olduğunu uzaklarda ve yakınlarda aynı anda. aynı anda ve uzaklarda.
okumadan imzaladığımız hayat sözleşmemiz gereği ben tüm bunları düşünürken sen başka bir çift gözün içine bakıyordun. başka ihtimalleri başka birisi için değerlendirip gereksiz ayrıntılara gerekli anlamlar yüklüyordun. başka ruhlar birbirini zehirliyordu.
sadece içeriden sesler geldiğine emindim. ama bir kafada kaç insan yaşayabilir? içerisi boş. parkeler gıcırdıyor, camlar tozlu, bir yataktan başka bir şey yok. bir yataktan fazlasına ihtiyaç yok. gerçek bir şeye ihtiyacın olduğunu hissettiğinde artık bana güvenemezsin.
ve eğer konuşacaksam
sadece konuşmak istiyorum
lütfen konuşmamı bölme
sadece yaslan ve dinle
ve geceyle düzgünce yüzleşemiyorum
bana kaçmayı öneremezsin
evler haraket eder ve evler konuşur
eğer beni oraya götürürsen rahatlıyacaksın
bu çok fazla
çok parlak
çok güçlü
bu çok fazla
çok parlak
çok güçlü
bu çok fazla
çok parlak
çok güçlü
bu çok fazla*
*http://www.youtube.com/watch?v=QxYemY8CQaw
*http://www.youtube.com/watch?v=QxYemY8CQaw